Ziya Paşa En Güzel Şiirleri ve Anlamları
Ziya Paşa En Güzel Şiirleri ve Anlamları, Ziya Paşa Terkibi Bend, Terkib-i Bend Şiiri, Ziya Paşa Şiirleri ve Anlamları, Ziya Paşa Beyitleri, Ziya Paşa Alıntılar Resimli, Ziya Paşa Gazel, Şarkı, Türkü, Eserleri, Ziya Paşa Hicivleri, Sözleri, Ziya Paşa Kalmadı, İsimsiz Şiiri oluşturulmuştur.
Sayfamızda Ziya Paşa En Güzel Şiirleri ve Anlamları sizler için derlenmiştir. Tanzimat döneminin en önemli isimlerinden biri olan Ziya Paşa (1829-180) bir devlet adamı olmasının yanında önemli bir düşünce insanı, gazeteci ve şairdir. Toplumun ve edebiyatın yenileşme sürecinde aktif olarak pek çok alanda hizmet etmiş, çok sayıda eser bırakmıştır. Bu eserler arasında öne çıkanları haberimizde Ziya Paşa En Güzel Şiirleri ve Anlamları başlığı altında bir araya getirdik. Eleştirel bakış açısı ile şiirlerinde hicvi sanatıyla harmanlamıştır. Hak, hukuk, adalet, ahlak, edep gibi konularda gerek sosyal gerek siyasi hayatta aksayan yönleri dile getirmesi ile her çağa hitap eden bir dil oluşturmuştur. 17 Mayıs 1880 de elli bir yaşında vefat eden Ziya Paşa’nın en önemli şiirlerini sizlerle paylaşıyoruz. İşte Ziya Paşa En Güzel Şiirleri ve Anlamları
Ziya Paşa Gazelleri
Gazel
Diyar-ı küfrü gezdim beldeler kâşaneler gördüm
Dolaştım mülk-i islamı bütün viraneler gördüm
Bulundum ben dahi dar-üş-şifa-yı Bab-ı Âli’de
Felatun’u beğenmez anda çok divaneler gördüm
Huzur-ı gûşe-yi meyhaneyi ben görmedim gitti
Ne meclisler ne sahbâlar ne işrethaneler gördüm
Cihan namındaki bir maktel-i âma yolum düştü
Hükümet derler anda bir nice salhaneler gördüm
Ziya değmez humarı keyfine meyhane-i dehrin
Bu işretgehte ben çok durmadım ammâ neler gördüm.
Gazel
Âsâf’ın mikdârını bilmez Süleyman olmayan
Bilmez insan kadrini âlemde insan olmayan
Zülfüne dil vermeyen bilmez gönül ahvâlini
Anlamaz hal-i perişanı perişan olmayan
Rızkına kani’ olan gerdûna minnet eylemez
Âlemin sultanıdır muhtâc-ı sultân olmayan
Kim ki korkmaz Hak’tan ondan korkar erbâb-ı ukûl
Her ne isterse yapar Hak’tan hirasan olmayan
İ’tiraz eylerse bir nâdân Ziyâ hamûş olur
Çünki bilmez kadr-i güftârın sühândan olmayan.
İsimsiz
Yâran dağıldı sohbet-i meyhane kalmadı
Ol işret, ol muhabbet, o peymane kalmadı
Gûşetmem eski nâraları kûy-ü yârdan
Gûya ki deşt-i aşkla divane kalmadı.
Ziya Paşa Tekib-i Bend ve Terci-i Bend Şiiri
Terci-i Bend
Pek rengine aldanma felek eski felektir
Zira feleğin meşreb-i nasazı dönektir
Ya bister-i kemhada ya viranede can ver
Çün bay u geda hake beraber girecektir
Allah’a sığın şahs-i halimin gazabından
Zira yumuşak huylu atın çiftesi pektir
Yaktı nice canlar o nezaketle tebessüm
Şirin dahi kasdetmesi cana gülerektir
Bed-asla necabet mi verir hiç üniforma
Zerduz palan ursan eşşek yine eşşektir
Bed-maye olan anlaşılır meclis-i meyde
İşret güher-i ademi temyize mihenktir
Nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdir
Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir
Nadanlar eder sohbet-i nadanla telezzüz
Divanelerin hemdemi divane gerektir
Afv ile mübeşşir midir eshab-ı meratib
Kanun-i ceza acize mi has demektir
Milyonla çalan mesned-i izzete serefraz
Birkaç kuruşu mürtekibin cay-i kürektir
Terkib-i Bend
İkbâl için ahbâbı siâyet yeni çıktı
Bilmez idik evvel bu dirâyet yeni çıktı
Sirkat çoğalıp lâfz-ı sadâkat modalandı
Nâmus tamam oldu hamiyyet yeni çıktı
Düşmanlara ahbâbını zemm oldu zerafet
Dildardan ağyâra şikâyet yeni çıktı
Sâdıkları tahkîr ile red kaide oldu
Hırsızlara ikram ü inayet yeni çıktı
Hak söyleyen evvel dahi menfûr idi gerçi
Hainlere amma ki riayet yeni çıktı
Evrak ile ilân olunur cümle nizâmât
Elfâz ile terfîh-i ra’iyyet yeni çıktı
Âciz olanın ketm olunur hakk-ı sarîhi
Mahmîleri her yerde himâyet yeni çıktı
Âciz olanın ketm olunur hakk-ı sarîhi
Mahmîleri her yerde himâyet yeni çıktı
İslam imiş devlete pâ-bend-i terakki
Evvel yoğ idi işbu rivâyet yeni çıktı
Milliyyeti nisyan ederek her işimizde
Efkâr-ı Firenge tebaiyyet yeni çıktı
Eyvah bu bâzîçede bizler yine yandık
Zîra ki ziyan ortada bilmem ne kazandık
Ziya Paşa Şarkıları
Şarkı
Âşıkları inandırır
Yalan va’deyle kandırır
Bu huy seni utandırır
Çok naz âşık usandırır
Nedir senden bu çektiğim
Esirinsem ver pençiğim
Bilmez misin a sevdiğim
Çok naz âşık usandırır
Mintanının düğmesin çöz
Sim tenin görsün bu göz
Eskidir söylenir bu söz
Çok naz âşık usandırır.
Şarkı
Niçin nâlendesin böyle
Gönül derdin nedir söyle
Seni ben istemem böyle
Gönül derdin nedir söyle
Kimin aşkiyle nâlansın
Kimin hicriyle suzansın
Neden böyle perişansın
Gönül derdin nedir söyle
Nedir bu sendeki hayret
Buna var bir sebep elbet
Merak oldu bana gayet
Gönül derdin nedir söyle
Havalandın bu günlerde
Ne yel esti aceb serde
Deva olmaz mı bu derde
Gönül derdin nedir söyle
Çekildin seyr-i gülşenden
Kaçarsın şimdi de benden
Usandım gayri ben senden
Gönül derdin nedir söyle.